EVİME HOŞ GELDİNİZ

SİZİNLE GERÇEK HAYATIMI PAYLAŞMAK İÇİN SEÇTİĞİM BU SANAL EVİME HOŞ GELDİNİZ...
YAŞADIKLARIM, YAŞAMAK İSTEDİKLERİM, DÜŞÜNDÜKLERİM GÖRDÜKLERİM DİNLEDİKLERİM GEZDİKLERİM NE VARSA KENDİM İÇİN YAZIP SİZLERLE PAYLAŞIYORUM.

Powered By Blogger

10 Şubat 2011

günler...

havalar bahar gibi derken bu gün dışaır çıktık. çıktık çıkmasına ama bu durum beni gerdi. şehre inerken oğlum terledi, ininc eüşüyecek diye gerildim. soğukta üşürmü diye gerilmiyorum ama terleyince böyle ısıstan güneşe rağmen aslında serin olunca geriliyorum. yalancı güneş, bizi aldatma.. hem inc egiydirdim oğlumu kahverengi onu ayıcık ibi gösteren montunugiydirmeyip oldukça ince bir şeyler giysede, otomobil koltuğu terleiyor işte...
onun dışında mutfak hiç boş durmuyor. benim yemek demelerim sanki başarıya ulaşmış gibi, şimdi oğlumun denemeleri mutfağımda. sanki kimya deneyi. azıcık çorbalar, yemekler... herkes her ne kadar tatsız tuzsuz yiyor bu çocuk deselerde tadınca şok oluyorlar. evet şeker tuz yok ama buharda pişen, ve harika karışımalr sayesinde bence oğlum bizden bile lezzetli şeyler yiyor daha önemlisi yediklerinin gerçek tadını alıyor. gurme olabilir. dayısı çok duygusal şair mair gibi bir şey olacak? diyor. bende yokk sehpalara öyel vuruyor ki görmeyin ünlü piyanistler gibi bride ayaklarıyla ritim tutuyor, doğduğundan beri klasik müzik ve radyo 3 dinliyorum demiyorum bile. o piyanist olacak diyorum. anneannesi ona beyaz yakışıyor o dr olacak bakın görün diyor:)))))))) neyse ben nelermi yapıyorum. kocacışıma ve gece yarısı kurt gibi acıkmış bana atıştırmalık hamur işi yapıyorum. öncelikle çikolatalı ve kakaolu browny fix. başka kurabiyeler, irmik helvası, un helvası ama ağır geldi beni şişirdi ona ara verdim. zeytin yağlılara kocacışın oğluşuna süt için yaptıkları var ki... kısaca mutfağımın kokusu bitmez oldu. sucuklar, balıklar, pastırmalar, tavuklar, yumurtalar... her gece pilav yada makarna... ben bu yıl yediğimi 40 yıldır yememişimdir. her şey süt için. oğlum bu günlerde yine yemek yemiyor masaya gelince daha istemiyor, önlük taktırmıyor dahada önemlisi yemiyor ve çok aç bile olsa durmadan mem, meme diye sızlanıyor. su ve papatya çayı içiyor onların arasında neyi kakıtır yedirebilirsem canımı sıkıyor oğlum böyle değildi. dilerim geçicidir...
ev işi hala sorun... ya kemiklerim birbirine giriyor, kan ter içinde kalıyorum o ağlamadan bitsin diye yada yapmıyorum ki buda kötü çünkü ne yaparsam yapayım eve sanki toz yağıyor. ev 1 saat temiz kalmıyor gibi geliyor bana... her gün temizlik yetmez bu eve günde 2-3 kere yapak gerekki o zamanda tahmin edersiniz başka iş olmaz... şehrin dışında yaşamanın sonucu mu bu ki?
kitabım daha bitmedi, hemende bitmez...
seyredecek film bulamıyorum keyfime göre, ama çocuklar duymasın benim için haftada 2 gün oluyor da o başladığında ben oğlumu uyutuyor oluyorum. sonrasındada yemek işi var. artık mutfakta yiyoruz 1 yılı aşkın süredir. mutfağa tv almayı kocacışa söylüyordum ki pişman oldum zaten bir masada iki laf ediyoruz diye kocacış bir başladı .... :))
ancak hala diş buğdayı yapmadım...

1 yorum:

Duygu dedi ki...

Dolu dolu geçen günler ne güzel darısı başıma canım.Çok şanslı oğlun ne güzel lezzetler tadıyor :)