EVİME HOŞ GELDİNİZ

SİZİNLE GERÇEK HAYATIMI PAYLAŞMAK İÇİN SEÇTİĞİM BU SANAL EVİME HOŞ GELDİNİZ...
YAŞADIKLARIM, YAŞAMAK İSTEDİKLERİM, DÜŞÜNDÜKLERİM GÖRDÜKLERİM DİNLEDİKLERİM GEZDİKLERİM NE VARSA KENDİM İÇİN YAZIP SİZLERLE PAYLAŞIYORUM.

Powered By Blogger

29 Kasım 2007

VARAN-1 : BİTTİ

evet arkadaşlar biz neredeyse koca işletmeyi toptan ihaleye çıkardık
sigortalanma ihalesi, bağımsız denetim ihalesi, yedek parça ihalesi, bakım ihalesi derkene derkene birinciyi bitirdik ikinciyi yarıladık.
hani diyeceksiniz eskisi gibi buradamısın inanın bilmiyorum.
aslında sabah iş yerime kocacış uğradı, aslında yüzünede pek bakamadım ama türk telekom grevi bittimiş gibi bir şey mi dedi ne, bana mı öyle geldi, gerçi ardından da eve uğrayacakmısın dedi:)))))) yani eve telefon ADSL falan da bağlansa bize yani sizlere ve bana pek faydası olmazdı bu aralar. kocacışla birbirimizi birimiz uyur diğeri uyanık denk gelince görür olduk.
hehe :))))))
pek komik
büyükşehirde yaşayan önemli kariyer sahipleri gibi olduk:))))))))
aslında eve gidesimde yok donmuyorummmmmmm
evin içi belki çok soğuk değil ama
kapı girişinde kombi bize bakmakda her giriş çıkışımızda
ancak siteye gelen doğal gaz hala dağıtılamadı.
ay ne salak bir yönetimdir merkezi sistemi kurulmuş kaloriferi doğalgaza şak şak çeviremedi komb sistemi çiin kendi yırttı da onuda beceremedi bu soğukda klima ile idare et olduk.
eve gidince duş, iki lokma ve yatak durumundayım. banyodan çıkınca nemli kafa ile soğuk evde uyudukça sormayın halimi sırtım kazık gibi baş ağrısı sinizüt ağrısı sanki yoktuda...
bu gece karşeşimin doğum günü
nispeten sakin bir günün ardındna vaktinde çıkıp eve gitmek duşa alıp iki lokma atıştırıp onlara gitme niyetindeyim...
aslında hiç bir şey alamadımi, hiç bir organizasyon ayapamadım. anne ile babanade oraya gelecekler gelirken pasta ve bir tuzlu işini annem hal edecek. ben oraya vardığımda açık dükkanda bulamam ki şimdi koca adama ayak üstü oyuncak alınamayacağına göre, çiçekğide hiç takmaz ay ne yapmak lazım bilemedim.
şimdi şımarırı kuru kuru yaş günümü olur der kapıdan her girene
en iyisi evden bir şişe şarapla ıslak günü yapmaya mı gitsek:)))))))
ay bakarmısınız bunca işe rağmen hala gıcık ve soğuk espirilerime devam edebiliyorum...
karamsar tabloyu şimdilik geçelim. iş yerinde iş yapabilen halimle devam edelim. eve gelsin ADSL ben size bir bunalım yazıda yazarım:))))))))))))))))
ay bu arada bir bilen varsa allah rızası için yardım etsin. bunca sıkışıklıkda
ben koş koş yaparken
br anda saçlarım deli gibi yağlanır oldular hemde ne deli gibi ama. akşam yatarken yaptığım banyodan sonra ertesi gün akşamı çıkarmıyor saçlarım. bunun ilk oladuğu hafta gittim röfle yaptırdım ( onu biliyorsunuz) ama boşuna öğleden sonra, helede ihale dosyalarıiçin gelecekler varsa jöle vask neyin varsa işte uçlarına sür sanki ıslakmış gibi şekil ver, ama boşuna ha diyeyim. ama sadece kendimi kandırıyorummmm derkene acil bir telefonla yazımız kesiliyor. yarın SSK malum ve beyannamerde bir sorun olabilir
herkesi öptüm byyyyyyye

26 Kasım 2007

gelmedim gelmedimmm
sadece bir göz kırpıp bir laf atıp gideceğim.
işler beklediğimden sandığımdan da yoğun gidiyor. eklenen sürprizlerle eve zor gidiyorum.
şimdi iki iş arasında öğle vakti geldi. ikinciye geçmeden yemeğe gideyim dedim. yemeğe çıkmadan da, çıkmak dediğimde 20 mötedeki yemekhane neyse işte oraya gitmeden selam diyeyim dedim.
iyimiyim bilmiyorum, hiç bir şey bilmiyorum robot gibi takıldım işlerim peşine...
size zaman vermiyorum söz vermiştim geçen hafta yerine getiremedim ya, o nedenle ilk fırsatta burada sizinleyim
hepinizi özledimmm
öptüm
herkese iyi haftalar...

19 Kasım 2007

herkeslere iyi haftalar

burayı sizleri ihmal etmiş değilim ancak açtığım yazfa yorum yazamadan akşama kadar açık klabiliyor bu aralar malum yılbaşına şunun surasın 40 gün kaldı ve bizim şirketin ihaleleri ardı ardına şartnameler, listeler, ön hazılıklar, ihale dosyaları, almaya gelenler teslime gelenler, teklif değerlendirmeler vee her zamanki rutin işler. normalden yarım saat geç çıkarsam şanslıyım dediğim günler yaşamaya başladım. birde hala ve hala sekreterimiz yok.
personel ilgi bekliyor ay sonu bordro bekliyor derkeneeeeee
ben size uğrasam iz bırakamaz, yada yazı ekleymez gibi oldum biliyorum
orta karar bir haftadan sonra
ben size hafta sonumu yarın anlatsam olurmu söz erkenden, gelir gelmez yazıvereyim.
ama şimdi işleri toparlasam.
çok unutur atlar oldum...
kısaca dağıldım....

16 Kasım 2007


Zaman geçiyor..
Hayat akıyor..
Mesafe ayırıyor..
Aşk büyüyor..
Sonra azalıyor..
Kalpler kırılıyor..
Kocalar evde bir yerde duruyor..
Veya evlilikler mahkemede son buluyor..
Sevgililer değişip duruyor..
Erkekler arayacaklarını söyleyip, aramıyor..
İşler geliyor ve gidiyor..
Ebeveynler ölüp gidiyor..
Komşular değişiyor..
Ama kız arkadaşlar hep oradalar...
Siz onları bırakmadığınız sürece..
Geçen yıllar ve arada kaç km. mesafe olduğu hiç önemli değil..
Bir kız arkadaş, hiçbir zaman ona ihtiyaç duyduğumuzdan daha uzak değil..
Hayatınız içinde, öyle ya da böyle, yakın ya da uzak..
Tüm Kız Arkadaşlara Sevgiyle...


bu sabah mail kutumu ( Hernasılsa) erkenden açtım.
eski çok eski taaa ilk üniversite mezuniyetimden bir arkadaşdan bu gelmişti. bir an düşündüm onu çok mu ihmail ettim diye. evet ettim hemde uzun yıllar ettim. bizi tanıştıran ortak arkadaşımızı yıllar önce bir trafik kazasında kaybettikten sonra birbirimizi ihmal ettik. kaybettiğimizi birbirimize hatırlattığımız için ama ne zaman görüşsek aradan hiç zaman geçmemiş gibi gelir bize...
ben de bu günkü yazıma bununla başlamak istedim...

HEPİNİZE GÖNLÜNÜZCE BİR HAFTA SONU DİLİYORUM.

12 Kasım 2007

HAFTA BAŞI
BİR PAZARTESİ DAHA

YOK YOK KASVETLİ YAZMAYACAĞIM BU SEFER, SAĞLIK OLSUNDA VARSIN PAZARTESİ OLSUN:))))))))))))

YORUMLARI OKUDUM HEPİNİZE TEK TEK DÖNECEĞİM AMA ÖNCE HAFTA SONUNU BİLDİREYİM...

ben evimi su bastı su aldı nem derken, memleketi sular aldı, gerçi cumartesi de bir kaç noktadan içeri sızmaya teşebbüs ettiler ama, ben daha ne sızıntılar, akıntılar gördüm, siz nesinzi ki dedim:))))))) ve kuaföre gittim. artık iyice sarışınım. meğer saçlarım uzamış omuzlarımın altına inmişmiş, boyadan röfleden sonra, bir kesim. şimdi model diyeceksiniz biz ona ihtiyaca uygun dedik. hani seda sayanlari victoria beckam arası bir şeyler gibi desem... parfümeriye gidildi, acil ihtiyaçlar alınırken 50M mesafede yağmura yakanıldı, ama hala su önemsenmemeye devam ediliyor:) akşam eve gelindi, yemeğe gelecek olan kardeşim ve eşi 23:30 a kadar beklenildi, ve
na na nanammmmmm
tok geldiler
kimse parçalanmadı, bir şey denilmedi ama intikamım acı olacak denildi, yemek için geldiler 1 saat durup baldız hanıma çıktılar.
sabah simit gevrek almaya giden kocacış kardeşimi çağırdı, birlikde gittiler bende kahvaltıyı hazırladım ama kurmadım. haklıydımda, yukarı çıkan kardeşim hemen indi sen onlardan bizimkileri ver dedi çıktı...
bende başladım:
kötüyüm ben kötüyüm, hasta eder...
şarkısını söylemeye
biz bir güzel kahvaltımızı yaptık, kahvemizi içtik. tam dışarı çıkıyorduk ki ev sahibim aradı, buluştuk evin kombisini aldık. bize dönüp birer kahve içtik. onlarda evlerinin döşenmiş halini gördüler. onların ardından çıktık. ama bizim çıktığımız saat maçlara yarım saat kalaydı, lig tv kartını alıp gelen kardeşim baldız hanımdaydı, ve baldız hanımda o kartı takacak decoder yok, bende var, bende çıkınca!!!
maçları seyretmek için evlerine dönmek zorunda kaldılar:))))))))))))))
siz kahvaltıda bana tepki gösterirmisiniz????
ben de sizi takmam
anneme gittik
misss ler gibi patlıcanlı börek yedik, kahve içtik
market yaptık eve geldik...
ne kadar kötü bir görümce olduğumu konuştuk:)))))))))))))))))))
erken uyumak niyetinde olsamda gerçekleşemedi miskinliğimden:))
tv seyredemedim. bizimki servside, idareten verilenide benim gözler görmez, çok parlıyor titreşiyor falan... idareten göz ucu ile bakındım ama, o kadar...

şimdide vakit buldukça sizleri gezeyim bakalım sizlerde neler var yok

8 Kasım 2007

SON DURUM

hepinize teşekkürler, beni merak eden, benim adıma üzülen, beni düşünen hepinize....
bende son dk. durumu bildiriyorum.

mutfakdaki akıntı durdu..
duvarlar hızla kurumakta, yağmura rağmen
alçıpan iyi bir malzeme normal duvara göre 10 kat hızlı kuruduğunu bile söyleyebilirim.
banyoda 30 saatlik yasak kalktı o süre boyunca kuru olan banyo, dün benim koşa koşa duşa girmemle yine sulak arazi durumuna döndü. bataklık değil ama henüz.
neden?
kocacış eve gelemiyor onun gibi 100 kg mı aşkın bir adamın 12 saat ıslanmadan durabilmesi beklenemez demi ama
annem ve babanem bendeler.
her akşam erkenden yemek yiyoruz.
dizi başına geçiyoruz geç vakte kadar dizi seyrediyoruz, ben uyuklarken onlar diziler bitti diye sohpet etmek istiyor:(((((((((
kocacış sulak arazilerden gitti.
izmir e annesinin evinde...
geri döner herhalde...
tv hala yapılamadı
görevimiz tehlikeyi seyrederken özendi herhalde kendini imha edemiyor o hırsla kapatıyor kendini
tekrar açılıyor ama
bu gün servise yolculuğu var sanırım enerji beslemesinde bir sorun var.
besleme kelimesi bana hep kemalettin tuğcu romanlarını anlatıyor. burada durum o kadar duygusalmı ki dedim.
değildir dedi iş yerindeki arkadaşlar:))))))) bu seferki cidden teknik bir konu imiş:)))))))))
evde geçici tv var bu gece:))))))))))
bu tv bu eve yakışmadı intihar ediyor bile olabilir. o kocaman manzaralı solanların tv si nede olsa:))))))))))))))
bu basit evde daral geldi, bunalıma girdimiki bizimki ve dr a gitmiş mi oldu şimdi:)))))))))))
bu sabah işe geç gelmek istedim, ama iş yerim beni acilen aldırdı.
iş yerimdeki tüm odaların anahtarını bilgisayara bakım yapan çocuk server odasında unutup kapıyı kilitlemiş. hepimiz kolidorda zaman geçirdik
çok neşeli oldu,
sabah gayri ciddi iş toplantısı yapıldı bir süre, hemde ayak üstü:)))))))))))))))))))))
bu akşam ne dizi var ki???????

7 Kasım 2007

yok yok bir bebeğim olacak ve adı SU olacak bakın kesin demişti dersiniz, en azından adlarından biri olmalı. çünkü ben evlendim evleneli çok sulu, sulak bir evliliğim oldu.

resmen öyle ama

akşam kocacış yoktu, annemler bendeydi (nedenini birazdan anlatacağım zaten. ) baldız hanımda indi ve bir kez daha aynı şeyleri ardı ardına check edince şaka gibi olduk. hani birine anlatsan inanmaz denilecek kadar.

hastalığımı bir anda geçtim. hala boğazım ağrıyor, buralardada havalar soğudu kışlık vari hırkalar çıktı falanda. ama evimi su bastı. üstelik evet bir kez daha...

şimdi siz bana haklı olarak inanmazsınız. ama insanın bir şey kaderine yazılmışsa kaçamıyor işte.

annemlerde bundan dolayı bendeler. dün sabah geldiler tesisatçı beklemeye:)))

gülüyorum artık, çünkü alıştım.

dün sabah mutfağım ortasında damlayan sularla evden çıkmıştım:)))

evet üst katın kombisi durumu abartmış benim mutfağın bir köşesi, tavanı duvarların bir kısmı sırılsıklam oldu, yetmedi birde onlarca yerden damlamaya başladı.

hafta sonu sözde silikonları sorunlu banyamo bakıldı, yapıldı. ama dün sabah için kocacışla ve ben de duşa girince banyo eşiğe kadar su doldu:))))

evet girişte mutfak damlıyor, banyo taşıyor arkada çamaşırlıklarda çamaşır kuruyor ev nemden nefes alınmaz haldeydi. hastalığımı unuttum. adrenalin en iyi ilaçmış. hani kanınız damlamıyor aklmıyor derler ya aynen doğru. dün akşama kadar hissizleşmiştim.

demek bundan sonra hastalanınca acil adrenalin pompalıyacak şeyler hayatıma katılacak.

:)))))))))))))))

5 Kasım 2007

yine bir pazartesi
yine işin başındayız
ancak öncelikle bu light bir pazartesi ve geç olduğüundan da kısa bir pazartesi...
müdürüm bu hafta izinli, ve ben rahatsızlığım nedeni ile işe yeni geldim bu gün kısa ve çabucak geçecek diye bekliyorum.
cuma akşamı uyumadan önce içmiş olduğum kas gevşetici ve ağrı kesiciler toplamı 5 i bulmuştu. koltukda uyuyakalmışım tv karşısında uyandığımda saat 03:50 idi...
ilaçlardan içim kıyılmış. bir iki lokma atıştırdım gibi yaptım gittim yattım. sabah kalkınca sersem gibiydim. evle ilgilenmedim bile kuaförüm beni salladı, elinde cumartesi ve pazar 2 şer düğün gurubu varmış sen gelme seninle ilgilenemem dedi. satılsım yani son dakikada. bizde evle hiç ilgilenmeden kocacışla çıktık. o bir karabasına gitti bende iş yerinden bir mühendis bir arkadaşın annesine uğradım. oradan kocacışla pazara gittik. pazardan markete teyzeme uğradık onuda aldık eve geldikç zaten hava kararmak üzereydi. ben olan yemeklerle yanına salata ekleri ile bir şeyler hazırladım. ve pazardan aldığımzı tekirleri koyduk. küçük parmağım kadar olanlarına bayılırım ben cips niyetine diyerek. pazardada bulunca ben hop atladım. kardeşimle eşinide çağırdık. baldız hanım zaten çağrılması kolay sonradan bize baldız hanımın erkek kardeşine eklendi. rakı balık ve sohpete eşlik etti, onlarada zeki müren cd si aşlik etti. vatanı kurtardık. ekonomiyi çözdük. biraz dedikodu yaptık. gece yarısını çokdan geçtik. kardeşim ve eşi bizde akldı. baldız hanım ve kardeşi yukarı çıktı.
pazar sabahı, kardeşim iş nöbeti için erkende 1-1,5 saat kadar gitti. geldiğinde elinde sıcak ekmek ve taban simidi vardı taban simidi, nohutlu undan yapılan bir başka çeşit simit, daha açık renk daha geniş ve yassı bir simit ( ay bak ben bildiğimden hiç düşünemedim fotoğrafını çekmeyi, şimdi geldi aklıma bir paşka pazara fotoğraflanmalılar:)))))))))) bizde çayı demlemiştik sohra kuruyorduk. balkona kuramadık bu hafta. güneş beynimizi pişirecek sandık o kadar güneşli ve sıcakdı. kalvaltımız yaprk onlar yukarı çıktı ben duşa girdim. toparlandım. kır kahvesine gittik. doğa ile iç içe ve su sesi ile birer kahve içiyorduk ki, biz oturduk, kahveler geldi biz yeşilliklere bakıp akan derenin sesini dinledik. ne zamandır ilk kez bu derede su sesi var diyordur. o sırada treking den inen bir grup da yan masalara otuyordu ki yağmur başladı. alel acale kahvemizi bitirdik hesabı ödedik arabaya bindik. yağmur başlamıştı. oradan annemlere uğradık ki annemlerde otururken enim konum yağmur başlamıştı hava karardı erkenden, ve ben orada birden üşümeye balşladım ve gittik çede ciddi ciddi üşüdüm. yemeğe kalmadan kalktık eve geldik ben bir yattım ki o yatış akşam yemeğini falan kocacış hazırladı, topladı. ben sonradan bir ara kalkıp sadece bulaşıkları toplamaya gittim ki onu kocacış beceremiyor:))) ama keşke bıraksaydımda yerlerinde dursaydılar. pazar sabahdan beri kombi taktıran üst komşumdan bize su damlamaya başlamış. hemde öyle az buz değil. duvar tavan sırılsıklam olmuş da damlamaya bile başlamış. o sırada kocacışda yukarı çıkmıştı baldız hanım anneleri gelmiş bir merhaba demeye. bende üst komşuma çıktım ay komşum dediğime bakmayın dün gece ilk kez gördüm. oda eşi yok yanlızmış ne yapacağını bilmiyor. geldim yattım. kocacış ben uyumadan gelmişti ama kalkmadım. aslında çok sinirlenmedimde, evlendiğimden beri üçüncü evimdeyim ve hepsindede bir şekilde ben su problemi yaşıyorum. be seferki yatak odam değil nasılsa dedim. yere kimse kaymasın diye bir havlu attım, yattım. zaten keyfim yok.
bu günde sabah 09:30 da yatakdan kalkabildim. kocacış saat 10:00 da beni işe bırakmıştı. 2 saat geç kaldım ama,
dedim ya bu gün kısa ve light bir pazartesi olacak iyice hastanamaz isem.
cuma akşamı kendi bilgisayarımıda bakıma göndemiştim. şimdi sekreterlikteyim. bu haftanın işlerinin çoğunu geçen haftadan müdür gideceği için bitirmiştim...
hastayım ama yinede iyi bir hafta ümit ediyorum ben
hepinizede güzel bir hafta ama illaki sağlıklı bir hafta diliyorum...

ay ay!! nihayet dün akşam "şeytan marka giyer" i seyrettim. ne zamandır istiyordum. seyretmemekle belki bir şey kaybetmemişim ama ben öyle uzanmış haldeyken hoş vakti geçirdim.

2 Kasım 2007

apartman

lale abla bana sizin apartman kadınlar kahvesi gibi olmuş deyince aklıma geldi

kadınlar kahvesi ne ki dedim..

şimdi apatmana ilk teyzem taşındı, ardından ben, en çok o orada diyerek o bloğu seçtik zaten. sonrada ben oradayım diye baldız hanım.

benim kaşı dairemin üstü baldız hanım. onun yan tarafıda teyzem. yani bizi toplasan büyükçe bir villanın içinde yaşıyor gibiyiz:)))))))

ama şimdi baldız hanımda köpekler evet birde yavru var olduğu için ben gitmiyorum. ha ne değişiyor pek değişen yok sadece ben baldız hanıma gitmemiş oluyorum. o bana geliyor...

amma işten çıkıp eve varınca. dolapdan yemekler çıkıyor yada pişecekler ocağa konuyor. hop teyzeme baldız hanım o sırada çalışıyor oluyor. ben ve teyzem her akşam bir kahve ve bir sigara ile iki laflıyoruz. ardından ben iniyorum kalanı kocacış tamamlamış oluyor, biz sofraya oturuyoruz. sofradan sonra duş, tv derken bizim yemek üstü kahve keyfimize baldız hanım kocası ile yetişiyor. onlarla iki lafla bunlar standardımız.

bunlar dışında

kocacış kafasına esince baldız hanıma çıkıyordu ama şimdilerde azaldı. teyzemn kocacı yoksa bize iniyorlar falanda var. birde hafta sonu varki

onlar brunch, kahvaltı, sabah kahvesi gece yarısı hatta gece yarısı üstü sohpetleri olarak çeşitlenmekde

aramızda hafta sonları sabahlıkla dolaşanlarımız var ki; bu en çok ben oluyorum.

baldız hanım pek bir kokoştur. teyzemle baldız hanım aynı iş yerinde zaten:)))) onlar yerel bir tv de. teyzem sahibi olur birazcık. baldız hanım haber spikeri onlar biraz dikkat ederler. bendeniz basit çalışan ve şöhretle tanışmamış olarak :)))))))))) gayet rahatım tahmin ettiğiniz gibi.

bizim apartmanda durumlar böyle...
aslında bizde sohpet hareretli, konu bol ve çeşitli
ama şimdi oturup size anlatsım valla bayılırsınız, hatlarınız karışır kıyamam ben size...
belki arada usul usul sizide alırım sohpetin içine ne dersiniz?
:))))
şükür
yani hafta bitti ben ancak blogla ilgilenebildim.
blog gezintilerimi en kısasından anca gerçekleştirebildim.
son zamanlarda blogda aynı özel hayatım gibi oldu, özel hayatımda da hiç bir yere yetişememe sorunu yaşarken bu blogumada taşındı...
gitmem gereken hasta ziyaretleri var, kuaförüm var ( gerçi bu konuda o suçlu aslında 29 ekim günü bütün gün bana zaman ayıramadı, beni aceleye getirmek istemiyor. izmir dekinin böyle derdi yoktu o hep acele modunda yapardı da bu birazda arkadaşlıkla ilgili rahat bir zamanda yapmak istiyor ney-se...) ev sahibi metazori denk getirdi kombi işini şöyle bir görüştük sonuca bağlayamışda olsak konuştuk hatta bir marka ile birlikde görüştük. ama işler beni bekliyor hala banyomda duş teknesi yıkanınca banyonun içine akıyor ve ben sinirleniyorum, temilzik ciddi sorun oluyor. ve benim için en önemli konu hijyendir. temziliğe çok takık değilimdir önceden de bahsettim ya, ev dağınık olsun, hatta biraz tozlanmış bile olabilir ama banyo ve mutfak her daim ve her daim istisnasız hijyenik olacak kuralıma şimdi bu banyo ile sahip çıkmak zor. ama halledeceğim. azimliyimmmm de-sem ...
bu gün haftanın son günü zaten kısa boylyudu bu hafta -1 ile baladık ya. gerçi ben açığı terslikler ve yoğunlukla kapattım sayılır ama olsun. bu gün bitince önümüzde iki gün bizim tatil........

ben geçen hafta sonu evde neredeyse yanlızdım hatta yazlız kalmak için mücadele verdim. cuma akşamı 10 dk kardeşi m uğradı, yukarı bakdız hanıma çıktı sanırım orada kaldılar. ben yanlız kaldım. cumartesi sabah kalktım. kahvaltımı yaptım. üst kattan teyzem uğradı, sabah kahvesi faslını yaptık. misafirlere yetişim dedi gitti. o gitti tam ortalığı toplayayım dedim ki, kardeşimin eşi indi aşağıya naber kahveye geldim diye kaptı iki nescafe mutfakda hüplettik iki lafladık. sonra oda yardım etti evi tastamam 20 dk da hallettik. tabii cam falan sikmedik. banyo mutfak ben cuma akşamından tamamlamıştım yaaa:))) ben daha üstümü değiştiririken bizim misafirler geldi. onlar evimi dolandı. oturduk ardından teyzem, kardeşimin eşi, en sonda baldız hanım indi. annenene dede akşam üzeri gitti anne babane kaldı. sonra önce baldız hanımi sonra teyzem, en son kardeşimin eşi ay biz ona soli diyoruz bundan sonra burada da öyle diyeyeim yazmakdan yorumdum kardeşimin eşi diye. çünk ablası üst kata taşınalı beri birimize geldiğinde bizim evler,i ayn ev gibi kullanıyor. birazdan daha iyi anlayacaksınız. onalr çıktı annemler bira zoturdu tam gidiyorlardı asansörde kardeşimle karşılaştılar geri geldiler oturduk sonra kardeşim onları bindirdi. soli indi aşağı yukarıda misafir gelmiş, kaçmış bana annemlerin gitmesine şaşırdı. dışarıda oyalanan kardeşim. oda soli nin kardeşini görmüş onunla laflamış geldi. bir süre sonra onlar da çıktı yukarı. benyine yanlız tv karşısında pijama ayçekirdeği bir nescafe modunda uyuklayana kadar keyif yaptım. pazar günü kendi kendime kahvaltı yaptım tv başındaydımkerdeşim indi sana bu kadar huzur yeter çekil diyerek.ç maçlar başlamış yukarıda kartı takacak dekoder olmadığından bana inmiş. yani tamamen duygusal:))))))))) beni özlemiş falan değil. sonra soli indi, maça kadar kahve içip birazcık lafladık. çayı koyduk baldız hanımın eşide indi. soli anneleri geldi yukarı çıktı bende ütü yaptım. aslında onlar maç seyretmese hiç mi hiç niyetim yoktuda. maç seyretmeye ütü yapmayı seçtim. artık seyretmiyorum maçları. maçı bitiren evine yol aldı kardeşimde 29 ekim bayram olmasına rağmen çalışacağındna evlerine döndüler. ben yine pijama, tv çıt çıt( kendileri ay çekirdeğinin biizm evdeki kısatmasıdır) ve kahve moduna girip kanepe yaptım. ama pazartesi şehre inmek zorunda kaldım. anneme uğradım kocacış beni orada buldu oda gelince oturmamız uzadı eve ancak akşam üzeri geldik zatende artık günler kısacık olmuş tu:(((((((((((((((((

şimdi böyle geçen bir hafta sonundan sonra bu hafta sonu kuaför, temizlik ve gezmek bu günden doğru dürüst koordine edilecek ki zaman yetsin. nasıl olacak daha da doğru olabilcek mi ancak pazartesi bilebileceğiz. hafta sonu başka sürprizler getirirmi ki bilinmez. getireceksede lütfen iyi ve güzel şeyler olsun olmamı:)))))))))

ay bu arada bu akşam sevgili dürüm var demi? geçen hafta ardı ardına iki bölümünü seyrettim bayıldım. çok güldüm becerebilirsem devam edeceğim izlemeye :))))))))

sizlere gönlünüzce ve hatta güzel sürprizleri içinde saklı bir hafta sonu diliyorum... sevdiklerinizle, sevildiklerinizle....

kendinize iyi bakın. görüşünceye kadar kalın sağlıcakla...