aman doktor ve kırmızı pabuçlu kız

son haftam sürekli tahlil, doktor konuşması ve ilaçlarla geçiyor.
tahlillerin takibi, bunların dr a bildirilmesi ve en önemliside ilaç temini konusu oldu.
her gün olduğum bir iğnem var. ilk elimdekilerle başlamıştımki, asıl sorunun ilaç depolarında bile bulunamaması oldu. en son ndün için zar zor bir tane bulunduki bu günü kocacış saatlerde uğraşmakla geçirdi ki, kendisi eski bir eczacının oğlu olarak pek çöok eczacı tanığı ve ecza deposu tanıdığı varken akşama kadar ancak 10 gğnlğük iğnemiş temin edebildi. benim kullandığım dozu sorun olunca düşük dozu almış. şimdi her gün iki iğnem oldu. daha fazlasından iyidir. çünkü onu iki güne bölünce kendinden ilaç ve enjektörlü olduğundan aynı iğneyi iki kere kullanmış olacaktımki bu da açıkmış iğnenin 1 gün açıkta kalması olacaktı beni rahatszı edecekti.
neyse işte zar zor durum çözüldü.
şimdilik günlerim gayet normal geçiyor. dün çiğli kipada gezdim yine bady shop a uğradım bady care ürünlerden yasemin ve vanilya kokulularını aldım. laura ashley e girdim çamaşır bakmadım ama diz altı opak ve renk renk ve hoş desenli, çoraklar aldım veee şıklığının yanında inanılmaz da fiyatı vardı. 1 TLl. oysa yanında renkli desenli kilotlı çoraplarda vardı ama durumum gereğio nlara pek bakmadım onlarda çok uygun fiyataydı.
annemin getirdiği şallarında zamanı gelinde onlara uygun renklerde aldım. ama bzi hala sandaletleyiz. geçen gün yıllar sonra ilk kez ayakkabı aldım kırmızı, pek beğenmedim ama kocacışın arkadaşının mağazası olunca girince alamak zorundaymışız, bu kocacışın fikri. bu şekilde alınmış ne çok terlik, çizmem var... şimdi siz zaten neden yıllardır ayakkabı almadığıma takılmadınız demi. takılmayın. ben terlik ve çizme giyerim. ayakkabı bana göre çok sıkıcı bir şey. çeşit çeşit terliklerim vardır. renk renk. abiye, plaj, günlük,vs... çizmelerimde keza öyle... özel yapımlarına kadar... kocaıcşın işi ayakkabıcılarla ilgili olunca benim için kaçınılmaz. ama inanaın uzunnn süredir ilk kez ayakkabım oldu ve ben kırmızı pabuçlu kız oldum.
annemler akşam bende kaldı. balık yaptı kocacış. levrek fırında çok lezzetliydi.
bu gün kocacış kemeraltına indi. annem bana biraz yardım etti sonra onlarıda başka bir yere gezmeye gitmelerine bıraktım.
döndüm evde tv seyrettim.
elimde hala kraliçenin soytarısı kitabı sürekleniyor. çok acı bir an alime alıyorum bir hız okuyorum sonra günlerce elime alamıyorum. kocacışla sokaklara dökülüp koş babam koş durumundayız. gerçi havalarda bizi destekliyor sanırım. kış gelmeden deyip deyip...
şimdide kendime bir film seçip hopp yatak yaparım diyorum ama bakalım...
?