EVİME HOŞ GELDİNİZ

SİZİNLE GERÇEK HAYATIMI PAYLAŞMAK İÇİN SEÇTİĞİM BU SANAL EVİME HOŞ GELDİNİZ...
YAŞADIKLARIM, YAŞAMAK İSTEDİKLERİM, DÜŞÜNDÜKLERİM GÖRDÜKLERİM DİNLEDİKLERİM GEZDİKLERİM NE VARSA KENDİM İÇİN YAZIP SİZLERLE PAYLAŞIYORUM.

Powered By Blogger

7 Nisan 2010

KORKUTMAK DEĞİL...

şimdi korkutmak gibi olmasında...
her an buradan kopabilirim.
bir an gelmeyebilirim.
şimdi ne oldu demeyin. size bağırsaklarım bozuldu demiştim ya, dün akşam üzeride mide eklendi. dün evden çıktım hiç iştahım yok ama çorba içtim çıkmadan. uğrayacaklarıma başladım. bebişin dikişleri için uğradım. oradan sağlık ocağına, oradan eczaneye ki yüküm çok ağırlaştı. tam eczaneden çıktım arkadaşım telefonda aha dedim işimi hal edeyim sana uğrarım. önce kardeşime uğradım ki, oradan ekmek alacaktım kardeşimdeyken bir dolu inanılır gibi değil, hani dışarıda olsam kafam delinecek cinsten. kardeşimin iş yerinde oturdum bitmesini bekledim. neyse hava rahatladı ekmeğimi alıp, yola döküldüm arkadaşıma yürümeye karar verdim ama kardeşim abla yapma, ya oraya kadar yürüme, yada bir şeylere bin dedi, ama ben dinledim mi? hayır ne olacak ki şu kadarcık yol dedim, veee iş öyle değilmiş, vardığımda artık kasıklarım ağrıyordu, terliydim hatta perişandım. yağmurun sonrasının ufunetide havada, bende bu durumda son hallerde malum. oturduk, baş sağlığı, iş konuşması derken ikram edilen ne kadar kek, kurabiye, poğaça varsa yaladım yuttum. ama benim sesimi beğenmeyen kocacış beni almaya geldi. aslında sesimin ona garip gelmeside bana garip geldi ne kadarcık yol yürümüştüm ki, neden sesim garip gelsindi ki, ama bir yandanda karnımda ağrı falanda var gibiydi. gibiydi ama biz bebeğin bibereno, burun temzileyici, tırnak makası vs.. alışverişini yaptık. gögüs petini aldık. kolanyayı kilo ile aldık, bir şeyler daha aldık, hatta alışveriş yaptığım kitapçıya uğradık sindrellayı sorduk. kalmamış, başka yere uğrayamadık, eve döndük. benim hala ağrılarım var. bir duş aldım, mağnezyumumu içtim, uzandım. yok midem ekşidi kalktım. oturdum ağrı arttı, gittikçe midem ağrımaya çok ağrımaya başladı, sırtıma vurmaya başladı, nefes alamamaya başladım. son olarak öğürtü başladı... ev halkı korktu. kocacış dr u aradı. bulamayınca evden hava almaya çıktık. ben yürüyemiyorum bile. bir yandan öğürtü var, bir yandan ağrı... biraz dolandık derken dr ulaştık. hemen ishal varmı dedi, dün vardı dedim. ağrı, şişlik hissi derken adam resmen medyum sanki ben anlatmadan olanları o bana soruyor... şaka gibi. tansiyonumu sordu, o gün sağlık ocağında ölçtürmüştüm 13,5/7 yi beğenmedi, bir haftadır geceleri şekerimde yüksek çıkıyordu. ateş olursa bana ulaşın hemen bir hastaneye yatıralım dedi. ama ayın 15 ni bekleme daha erken gelin bana dedi... bu arada sadece sıvı gıda dedi, gerekirse vitamini arttırırız. ama sıvı besleneceksin dedi... vee hemen bebeğin hareketlerini sordu... allaha şükür bebeğim hareket ediyor.
son gelişme budur. bu gün randevumu almadım. ama dr a gidince, yada her an, oğluşum sürpriz yapabilir, beklenmedik bir şey olabilir. olacak demiyorum ama olabilir. dolayısıyla sizlere yada kimselere haber vermeden ansızın bir sürpriz bana yapılabilir. ha bu olana kadar ben mümkün olduğunca olayları buraya yazarım...
karnım tıpkı bir su yatağı gibi, farklı olarak bunda baskı içeriden bebekten geliyor ama dalgalanma aynı farklı farklı yerlerde oluyor... sağ tarafta bir tekme, solda bir şişlik veee hamile karnı her daim ,düzenli bir top şeklinde değil son zamanlarda yamru yumru hallerde... veee bazen oğluşumun çitf kale maç yaptığını düşünüyorum içeride:))))))))) artık kafası nerede, ayakları nerede karar veremiyorum ve bir orada bir burada gibi:)))) hareketleri beni gittikçe daha çok mutlu ediyor...
vee onu kucağıma alacağım gün de, belkide bu yaşananlarla gün be gün yaklaşıyor. evet onu kucağıma almak istiyorum. kokusunu içime çekmek istiyorum. ellerine dokunmak istiyorum. ama bir yandanda bu yaşadığımız şeklin bitmesine üzülüyorum biliyormusunuz? kimse pek anlamıyor ama gerçekten ben bu yaşam şeklini çoook sevdim. biteceğini bilsemde çok sevdim. elbette ona kavuşmak için bu yaşananlar ama ben yinede ne kadar içime sindire sindire yaşamaya çalışmış olsamda sindiremediğimi düşünüyorum. daha fazlasını hep daha fazlasını istiyorum. bu halden inanılmaz mutlu olsamda, bebişimin eşyalarındaki sabun kokusunda onun kokusunuda aramıyor değilim. en çok da babası beni duygulandırıyor rüyalarıma giriyorsun oğlum diyor ona, rüyalarıma giriyorsun gel artık, gelde ayağını gıdıklayayım senin, gelde popandan öpeyim seni diyor, karnımda onu öpmeye çalışırken... eşyalarına bakıyor bunlar cicilerin, bunlar sporların, bunlar pijamaların diyor oğluna:))))))))))

1 yorum:

laleninbahcesi dedi ki...

ay ben ölürüm meraktan, bana mail at, yazamasan da, ne bilim kocana , kardeşine falan söyle onlar atsın. Habersiz bırakma sakın.

Çook öptüm şekerim pembem..