demişti ya

geçen hafta dr demişti am aman kalabalıklara girme dikkat et grip
istemiyorum diye.
ben bu gün nezle uyandım, suçlu kim tabiiki ben
evim 27 derecenin altına inmediğinden üzerime bir şey alıp dün öğleden önce evden çıktık veee en dönene kadar dondum. gelince kalın şeyler giydim, örtünün altına ada çayı çaı alıp girdim ama, koruycu önlemler az gelmiş olmalı busabah hapşu, öhö, benimnleydi.
bu gün kocacışı geçirdim, ev yine sıcak güneş salonda baktım doğru banyoya girdim. çivi çiviyi söker dedim. gerçi bunun dışında duş ve banyo almanın nezlebnin başında iyiolduğunu hep söyleyen babaneyi dinleyip ama kızan anneye aykırı davranmış oldum ama burnum epey açıldı epey aktı şimdi etkisi bitmiş olsada:((((
adaçayı, ihalamur, yastıki, örtü, tv ve kitaplar en iyi dostum oldu bu gün. kendileri ile pek bir seviştim.
yarınki planlar bu geceyi nasıl geçirip yarın nasıl uyanacağıma bakar....
ben hepinize sağlık dolu bir hafta sonu diliyor vebu günkü sevgililerime gidiyorum.
kocacış az önce geldi, bu gün kendime bakmış olmanın yeterli olduğunu yemek işini ona bırakmamı söyledi. sanki başka zaman bırakmıyorumda:))))))
ama bu hafta epey yemek yapmıştım yani aslında sadece ısıtıp sohrayı kursa yeter ama o kalkışmışken bence sürpriz ekler:))))))))

not: ben adını bilmediğim bir patlıcan yemeği yaptım geçenlerde sonra anlatırımda bir ismi varsa bana yazarsınız:)))) başka neler yaptım ıspanak püresi, dolma, muhallebi, mercimek...
ha birde bizim butada atom denen başka yerde ne denir bilmem top marulun yrısı kalmış dolapta unutulmuş, o marul unutulmaz bizim evde ama nasılsa olmuş işte. öğlen kedime salata yapayımdiye bir çıkardım birde ne göreyim o yarım marul dolapta kendini bütüne tamamlamış, artık yiyecekler dolapta çürümek yerine gelişmeye devam ediyorlar. bn çürüyen sebzeler istiyorum dedim az önce teyzeme:))))